MUĞLA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ

Nereye Gidilir?

Ula Kanyonu

Ula’ya çok yakın mesafede,  çevre yolu ile ulaşabileceğiniz yüksek bir noktadan tamamen görebilen Ula Kanyonu’na mutlaka bir rehber veya kılavuz eşliğinde gitmek gerekir. Kanyona çok fazla giriş noktası olmadığı için ilçeye 5 km. mesafedeki Kızılağaç Köyündeki kanyon girişi başlangıç noktası olarak alınmalıdır. Kanyonda yer yer heyelan etkisiyle taş düşme riski bulunmaktadır. Yaz aylarında suyu azalıyor olsa da bahar aylarında tüm haşmetiyle akan şelaleleri rehberin götüreceği güvenli noktalardan fotoğraflama imkanı bulunmaktadır.

YOLBUL (NAVIGATION)

Akyaka ve Gökova Körfezi


Muğla-Marmaris yolunun 15. kilometresinde başlayan Sakar Geçidi’nden ovaya doğru kıvrılarak inen 7 kilometrelik yol boyunca Gökova Körfezi’nin ve ovanın manzarası gerçekten baş döndürücü  derecede muhteşemdir.  Yol kenarında manzarayı seyretmek için park yerleri vardır.

Sakar Geçidi’nden ovaya inerken yol Akyaka’ya ayrılır ve sağa dönüp çamlar arasından Akyaka’ya ulaşır. Akyaka’nın özel mimarisi hemen dikkatinizi çekecektir.  Beldede çok sayıda Ula Evi bulunmaktadır. Akyaka’nın otelleri, pansiyonlarının çoğu bu güzelim mimarinin, bir kısmı da Nail Çakırhan ’ın yapısıdır.

Evlerin ve otellerin bahçelerine gire çıka ilerleyen Azmak Deresi Akyaka’nın son yıllarda en çok turist çeken yeridir. Küçük teknelerle oldukça temiz ve berrak suya sahip olan Azmak’ta yapılan tekne turları gelen ziyaretçiler tarafından özellikle tercih edilmektedir.

Akyaka’da deniz sığ ve dalgalı olduğu için biraz bulanıktır. Sahil boyunca kafeteryalar ve restoranlar bulunmaktadır.

Akyaka’ya girişte Azmak Çayı  kenarına kurulmuş lokantalar iyi bir yemek molası vermek için en güzel yerdir. Çevrenin balıkçılarının ağlarına takılan en iyi balıklar buraya gelir. Azmak boyundaki lokantaların hepsinde taze balık bulunur. 

YOLBUL (NAVIGATION)

 Idyma

Ula ilçesinde bulunan İdyma kentine ait kalıntılar Gökova köyünden Kıran dağı eteklerine kadar uzanmaktadır. Gökova köyünün hemen kuzeyinde yükselen tepe üzerinde M.Ö. 4. ve 3. yüzyıllara tarihli kentin akropolisine (yukarı kent) ait kalıntılar göze çarpmaktadır. Aynı tepenin doğu tarafında ise tepe boyunca uzanan kayaların oyulması ile elde edilmiş mezarların bulunduğu nekropolis (mezarlık) yer almaktadır. kaya mezarlarından en iyi korunmuş örneği günümüzde Akyaka-Gökova köyü arasında, İnişdibi olarak adlandırılan mevkideki anıtsal kaya mezarıdır.

İdyma ile ilgili ilk bilgiler antik yazarlardan edinilmektedir. Strabon, İdyma’danBargasa olarak bahsetmiştir. Strabon’un bu tanımlamasına dayanarak 19. yy. ile birlikte bölgede araştırmalar yapmaya başlamış olan batılı gezginler kentten Bargasa olarak söz etmişse de Fransız araştırmacılar M. Ch. Diehl ve M. G. Cousin Gökova köyünde keşfettikleri bir yazıt ile Akyaka ve Gökova köyünde kalıntıları yer alan kentin Bargasa değil, İdyma antik kenti olduğunu keşfetmişlerdir. Söz konusu yazıttaki ibareden İdyma’nın, çevresindeki yerleşimleri içine alan bir federasyona liderlik yaptığı anlaşılmaktadır.

YOLBUL (NAVIGATION)

Sedir Adası – Kedrai

Sedir Adası, coğrafi ve idari olarak Ula sınırları içinde yer almaktadır.  Muğla - Marmaris yolunun 12. kilometresinden sağa ayrılan yol, 6 km sonra Gökova Körfezi’nin bir başka noktasına, Çamlı İskelesi’ne ulaşır. Çamlı İskelesi’nden doldukça kalkan tekneler Sedir Adası’na gider. 
Sedir Adası, Kedrai Antik Kenti ve ünlü Kleopatra Plajı ile tanınmaktadır.  Bir Karia kenti olan Kedrai sonradan Rodos devletine bağlanmıştır. 
Özellikle gemi omurgası yatırmada kullanılan dayanıklı ağaç sedirin adada varlığı bilinmemesine karşın, Kedrai eski Yunanca’da sedirler anlamına gelir. Rodos Karşıyakası’nın en önemli yerleşimlerinden biri olan Kedrai, surlarla kuşatılmıştır. Kule ve duvarları kıyıda izlenebilen kentin orta kesiminde Dor düzeninde Apollon tapınağı bulunur. Tapınaktan bugüne ancak temelleri ulaşabilmiştir.
Agora, çeşitli yapı kalıntıları ve kent nekropolisinin yanı sıra, adanın doğu kesiminde  yüzü kuzeye bakan ve oldukça iyi durumda tiyatro vardır. Knidos gibi büyük kentleşmeleri saymazsak, Rodos Karşıyakası olarak adlandırılan Marmaris-Bozburun yöresinde, İlkçağ yerleşimlerinin ancak üçünde tiyatro görülür. 
Atina ile Sparta arasında süren Peloponnessos Savaşları sırasında kente, İ.Ö. 405 yılında, Atina yandaşı olması yüzünden saldıran Spartalı General Lysander, adayı ele geçirmiş ve ada halkını köleleştirmiştir.  

Adanın altın sarısı kumlarından öykülenen, Kleopatra ile ilintili anlatım vardır. En yaygın anlatılanı da kumların Mısır Kraliçesi Kleopatra ile sevgilisi Roma’lı Komutan Antonius’un adada buluşmaları için Mısır’dan gemilerle getirildiği şeklindedir. 
Adanın kuzey kıyısındaki kumlar, özel biçimde oluşan kalker damlacıklarıdır ve Ege ve Akdeniz’de Sedir dışında sadece Girit Adası’nda görülür. Ada ve çok özel jeolojik oluşumlar sonucu ortaya çıkan ve giderek azalan kumlar  2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıkları koruma Kanunu gereği koruma altına alınmıştır.                                                                                                                         
Kleopatra Plajı’nın altın sarısı kumu ve mavinin farklı tonlarını bir arada yansıtan denizi ile Sedir Adası ziyaretçilerin ilgisini çekmeyi sürdürmektedir.


YOLBUL (NAVIGATION)

Geyik Kanyonu

Geyik Kanyonu sadece Muğla’da değil, ülke çapında keşfedilmeyi bekleyen bir cennet köşedir. Zengin fauna ve florası, eşsiz görünümündeki şelaleleri, mağaraları, yaban hayatı ve parkurlarıyla doğa sporcularının yanında fotoğrafçıların da gözdesi olan kanyon, yeni bir turizm destinasyonu olmaya adaydır.
Geyik Kanyonu, geçimini arıcılıkla sağlayan Arıcılar Köyü yakınlarındadır. Kanyona ulaşmak için virajlı ve uzun bir yolculuk yapmak gerekse de doğa manzarası eşliğinde yapılan bu yolculuk ve ardından karşılaşılan şaşırtıcı güzellik, bütün yorgunluğu unutturacaktır.

Dünyanın önde gelen dağcıları tarafından “gizli bir doğa cenneti” olarak nitelendirilen 20 km uzunluğundaki Geyik Kanyonu, Muğla-Denizli sınırında başlayıp, Ula’nın Karabörtlen (Karaböğürtlen) Mevkii’ne kadar uzanır. Kanyona girişler, Arıcılar, Gölcük ve Çakmak köyleri ile Namnam Mevkii olmak üzere dört noktadan sağlanmaktadır. Arıcılar veya Gölcük çıkışlı turlarla genellikle 4-5 saatlik yürüyüşle mağaralara kadar ulaşılıp dönülebilir. Kanyonda keşfedilmiş 10’a yakın mağara, mağara içlerinde sarkıt, dikit ve bunlardan oluşmuş sütunlar bulunmaktadır. Her bir yanı yüksek dağlar ve ağaçlarla çevrili Geyik Kanyonu’nda, kızılçam, sığla (güllük), kızılağaç (boya), çınar (kavak), sandal, kekik türleri, mantar ve kuzugöbeği mantarı bulunur.

Bu muhteşem kanyon gezisi için rehber / kılavuz almak gerekir.

YOLBUL (NAVIGATION)

Thera Antik Kenti

Ula’ya 3 km. mesafedeki Okkataş Mevkii’nde yer alan Thera Antik Kenti (Okkataş Antik Kenti) ‘nin kuruluşu MÖ. 4. yüzyıla uzanır. Karyalıların önemli yerleşim yerlerinden biri olan bu antik kentte muhteşem kaya mezarları, tiyatro ve agora yer alır. Buluntular sayesinde kentinönemli yerleşim yeri olduğu düşünülmektedir.

YOLBUL (NAVIGATION) 

Ula Göleti

Ula ilçe merkezine 2 km. uzaklıkta bulunan, Ula ovasının su ihtiyacının büyük ölçüde karşılayan, gölet ormanlık alan içinde seyirlik bir mevkidir. Gölette her türlü mahalli yemeklerin yanı sıra deniz ürünleri de yenilebildiği 2 restoran ve 1 seyir tepesi piknik alanı bulunmaktadır. Gölet ve çevresiinsanların huzur bulduğu orman içindeki yürüyüş ve dağ bisikleti yollarıyla da doğaseverlere çeşitli olanaklar sunmaktadır. Ayrıca gölette amatör olarak balık avcılığı da yapılabilmektedir.

YOLBUL (NAVIGATION)

Ağalar Camii

1549 yılında, Ula eşrafından Hacı Ali Ağa tarafından yaptırılan Ağalar Camii, Ula’nın Alparslan Mahallesinde bulunmaktadır. Caminin minaresi ise 1897 yılında, 68 basamaklı olarak yine Ula Ağalarından Hamza Bey tarafından yaptırılmıştır. Minaresi ve çatısı 1926 yılında meydana gelen deprem ile yıkılmıştır. Dörtgen planlı ve düz ahşap çatılı olan cami, esaslı bir onarım görmüş olup, bugün yeniden yapılan minaresi 34 basamaklıdır.

YOLBUL (NAVIGATION)

Koçarlı Camii (Yeni Camii)

Ula’nın Demirtaş mahallesinde bulunan Koçarlı Camii Mehmet bin Mustafa tarafından 1376 yılında yaptırılmıştır. Düz ve ahşap tavana sahip, dörtgen planlı olan caminin yanında taş kaide üzerinde yükselen minaresi bulunur. 2006-2007 yıllarında tadilat gören cami “ Yeni Koçarlı Camii” olarak adlandırılır.

YOLBUL (NAVIGATION) 

Müftü Hüsamettin Efendi Camii ve Türbesi

Ula’nın Ayazkıyı Mahallesinde bulunan caminin kitabesinden, Hüsamettin Efendi tarafından 1622 yılında yapıldığı anlaşılmaktadır. 1892, 1899, 1947, 1950 ve 1962 yıllarında onarım gören caminin minaresi 61 basamaklıdır.

Muğla´da türbesi olan Şahidi efendinin oğlu olan Hüsamettin Efendi Müslümanlığın sevilmesinde ve geniş kitlelere yayılmasında önemli bir misyonu üstlenen din ulularından biridir. Uzun zaman dini merkez olma özelliği taşıyan Ula´da Hüsamettin Efendinin büyük tesiri olmuştur. Hüsamettin Efendi’nin türbesi yaptırdığı camini hemen yanında bulunur. Türbenin yanında kim tarafından dikildiği belli olmayan çapları yaklaşık 3 metre olan iki adet kara selvi ağacı vardır.