MUĞLA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ

Boğa Güreşleri


Boğa Güreşleri


Boğa güreşi, iki boğanın boy, kilo, yaş, boynuz özelikleri dikkate alınmak suretiyle eşleştirilerek kontrollü ve sınırlı karşılaştırılmasından oluşan rekabet ve güce dayalı bir gösteridir.
Boğa güreşleri, geçmişte hasat sonrası, bağ bozumu şenliklerinde uygulanan bir gelenekken günümüzde makineleşmeyle birlikte boğanın tarım alandaki işlevini yitirmesiyle çeşitli il, ilçe, belde ve köylerde festival etkinleri kapsamında düzenlenen bir gösteri niteliğinde haziran-temmuz-ağustos gibi yaz aylarında yapılmaktadır.
Boğa güreşlerinin yaz aylarında yapılma nedeni, boğanın o dönemlerde kızışmaya başlamasıdır. Boğa güreşlerinin tarihi belirlenirken ilçe, belde ve köyler birbiriyle haberleşerek ortaklaşa bir tarihi belirler.
Boğa güreşlerinin önemli unsurları; boğa, boğa sahipleri, değnek, poşu, davul-zurna, güreş ağası ve cazgırdır.


Boğa sahipleri


Boğa güreştirenler; besiciler, mal alım satımı yapan kişiler ve boğa güreşi meraklısı olan kişilerdir. Boğa güreştirenler genellikle erkekler olmakla birlikte Ula’daki “Hanım Ağa” lakaplı Fazilet Tütüncü, Yerkesik’li Halise Arıcı gibi kadınlar arasında da unsurun taşıyıcıları bulunmaktadır.
Boğa yetiştiren kişilerin genelde boğaya bakabilecek bir ekonomik yapıya sahip olması gerekir. Besicilik ve mal alım satımı yapan kişiler boğa güreşine meraklıysa bazı kişiler diğer hayvanlarla birlikte güreştireceği boğayı da yetiştirir. Bunun yanında besicilik ya da mal alım satımı yapmayan ama bu işin meraklısı olup da kendi ihtiyacından kısarak boğa yetiştirenler olduğundan da söz edilmiştir. Boğa sahipleri güreşe hazırladıkları boğalarını gençlere, çocuklara gezdirtir. Besicilik yapan, hayvanı çok olan boğa sahipleri ayrı hayvan bakıcısı da tutar.


Boğa

Boğalar  genelde iki yaşından itibaren güreştirilmeye başlar, onüç yaşından sonra da güreştirilmez. Hatta boğa sahipleri, boğanın yaşlanınca kendiliğinden dövüşü bıraktığını, bir başka boğayla ilgilenmediğini belirtmişlerdir.
Yarış için yetiştirilen bir boğanın günlük beslenmesine büyük önem verilmekte; bazı besicilerin aktardığı bilgiye göre boğaya sabah beş kilo burçak ve üç kilo besi yemi, öğlen ot, akşam arpa, besi yemi ve yulaf verilmektedir.Muğla’da çift sürme traktör aracılığıyla yapıldığından boğa çift sürmedeki işlevini kaybetmiştir. Bu nedenle güreşlere hazırlamak için boğaya antrenman yaptırılır. Antrenman için boğa günlük yürütülür. Bazı boğa sahipleri boğayı koşturur, boğaya sürgü yaptırır veya at arabası takar.
Her boğanın bir ismi vardır. Bu isimlerden bazıları; Çakıcı, Baron, Bozbey, Varlı, Coşkun, Çöl Kartalı, Kafkas Kartalı, Ladin, Canbey, Devrim, Serseri ve Deli Yürektir. İyi güreşen, güreşi beğenilen boğalar da “pehlivan” olarak nitelendirilir.
Yarışçı boğalar çeşitli aksesuarlarla süslenir. Aksesuarlar deri veya bez, ip üzerine geçirilen renkli boncuklardan oluşur. Beline kemer/kuşak, ayağına bileklik, başına yular ve boynuna boyunluk takılır. Bazı kuşaklar aynalı olurken bazı kuşakların üzerinde boğanın ismi ya da boğa sahibinin ismi yazılıdır. Boğalar güreş sahasına süsleriyle birlikte getirilir, sahada dolaştırılır ancak süsler güreşten önce çıkarılır.


Cazgır


Güreşler sırasında eşleştirilen boğaları halka tanıtan, güreşle ilgili gerekli duyuruları yapan, güreşlere katılan önemli kişileri ve maddi katkı yapan şahısları sözleriyle öven, okuduğu manilerle seyirciyi coşturan kişi cazgırdır. Cazgırın okuduğu manilerden bazı örnekler şöyledir:


Yarışmalarda dereceler;

Birinci, ikinci, üçüncü,

Sosyal işlerde hep oldun öncü,

Başa güreşiyor,

Ula’nın büyük tüccarı Mustafa Tütüncü. (Söyleyen: Kadir Aydın)

***                  ***

Ağaçlar içinde ceviz,

Sebzeler içinde sevdiğim kereviz,

Uzaktan yakından gelen,

Boğacımız ve tüm güreş sever halkımız

Kafaca onaltıncı geleneksel boğa güreşlerine hoş geldiniz. (Söyleyen: Hakan Kılınç)


Cazgırın giyim-kuşamı; körüklü çizme, İngiliz kilodu olarak adlandırılan pantolon, gömlek, yelek, sekiz köşeli şapka ve boyuna atılan poşudan oluşur.


Güreş ağası


Güreşler sırasında güreşlere en fazla maddi katkıda bulunan kişi güreş ağası seçilir ve sahaya getirilen koç ağaya verilir. Güreş ağası seçimi, boğa güreşi yapılan her yerde çıkmadığı için genel bir uygulama değildir.

Değnek

Elde taşınan ince, orta uzunlukta bir sopa/değnek, boğa sahibi olmanın ya da boğayla ilgilenen bir kişi olmanın simgesi gibidir. Yaygın olarak kullanılan değnek, ağaç ya da kalın dayanıklı bitki dallarından yapılan basit bir sopadır. Bunun dışında daha az sayıda boyalı, süslü sopaları da güreşlerde görmek mümkündür. Değnek genellikle boğayı yönlendirmek, saha içinde ve saha dışında boğanın istenmeyen bir tarafa gitmesini engellemek, boğaları ayırmak vb. amaçlar için boğaya sopayla görünmek, boğanın önü sıra sopayı yere vurmak, boğanın burnuna ve sırtına vurmak vb. şekilde kullanılır.


Poşu

Güreşecek boğalar, boğalardan anlayan kişiler tarafından seçilerek güreşe çağrılır. Davet edilmeyen boğa sahibi güreşe katılmaz. Güreşe davet edilen boğa sahibine okuntu olarak poşu verilir. Güreşe gelenler de boyunlarına poşu takarlar. Poşu, boğa sahiplerine ve önemli kişilere verilir. Davet için poşu dışında, davetiye kartı ve afiş hazırlanır, araçla davul-zurna eşliğinde dolaşılarak çevre yerleşim yerlerine duyuru yapılır.


Davul-zurna

Davul-zurna, güreşin çevre yerleşim yerlerine araç üzerinden duyurusunun yapıldığı süreçten başlayarak güreşler öncesi ve güreşler süresince çalınan vazgeçilmez çalgılar olarak güreşin önemli unsurlarından biridir.


Boğa Güreşlerinin Yapıldığı Yerler

Muğla-Merkeze bağlı Yerkesik, Kafaca, Bayır ve Yeşilyurt beldeleri.
Muğla-Ula ilçesi.
Muğla-Ula-Elmalı, Kızılağaç, Paşapınar, Gökova-Çıtlık vb. köyler.
Muğla-Datça ilçesi.
Muğla-Milas-Bafa beldesidir.

Boğa güreşleri Yerkesik, Bayır, Kafaca beldelerinde ve Ula ilçesinde süreklilik göstermektedir.


Boğa Güreşlerin Yapılması

Boğa güreşleri genelde okul düzenleme, su, cami, yol çalışması vb. işler yararına düzenlenir.
Güreş günü pazar gününe denk getirilir. İki yerin güreş etkinliği arasında en az 15 gün ara vardır. Bu süre boğaların dinlenmesi için önemlidir.
Gelen misafirlerin ağırlanması, eğlenmesi amacıyla güreşlerden bir gün önce yemekli, çalgılı eğlence gecesi yapılır ve bu gece “kına gecesi” olarak adlandırılır. Kına gecesi Kafaca’da olduğu gibi bazı yerlerde önceden varken sonradan kaldırılmıştır. Bazı yerlerde de Ula’da olduğu gibi yapılmaktadır.
Boğa güreşleri, yapıldığı yerin varsa sportif faaliyetler için ayrılmış sahasında, böyle bir yer yoksa seyircilere imkân verecek etrafı çevrili boş bir meydanda yapılır.
Güreşler sırasında sahada, saha hakemleri ve ikiyi geçmeyecek şekilde boğa sahipleri ya da bakıcısı bulunur.
Zamanında sahaya gelmeyen, güreş sahasını terk eden boğa yenik sayılır. Karşıdaki boğanın üzerine iki defa binmeğe çalışan boğa yenik sayılır. Karşısındaki boğayı kaçırtmayı başaran boğa galip sayılır. Birbirini kaçırtmayı başaramayan boğalar berabere kalmış sayılır. Güreşler sırasında boğaların birbirini ağır darbelerle yaralayıcı, eziyet edici davranmasına izin verilmez. Böyle durumda boğalar birbirinden uzaklaştırılır. Sahada ikişerli olarak dört boğa güreşir. Zaman darlığı varsa üç çift boğanın güreştiği de olur. Bir boğa kendi boyunda olmak üzere iki defa güreşir.
Boğa güreşinde boylar; tozkoparan, deste, küçük ayak, büyük ayak, küçük orta, büyük orta, baş altı ve baş şeklinde ayrılır.
Boğa güreşlerinde belli başlı oyunlar; baskı, yalın, bıçak atma, çakma ve koltuğa girmedir.
Boğa güreşlerinde güreşe çağrılan boğa sahiplerinin yol masrafları karşılanır. Ödül, kazanan boğa sahibine verilir. Ödül olarak para ve bazen yem de verilir. Ayrıca galip gelen boğanın sahibine bayrak hediye edilir. 

69477,boga-guresijpg.png    69478,boga--1jpg.png

69479,boga--2jpg.png