MUĞLA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ

Tabiatın Kalbi Eşen Çayı & Rafting Heyecanı

Eşen Çayı, Akdağlar’dan çıkıp Seki Yaylası’ndan geçerek, Ören’deki Sivrikaya’nın dibinden fışkıran ana kaynakla buluştuktan sonra, en büyük kolu olan Akçay’la birleşip Karaçay’ı da sularına katarak denize dökülür.

Eski çağda Xanthos olarak bilinen 120 km uzunluğundaki Eşen Çayı, Seydikemer’in tam ortasından geçerek kente eşsiz bir doğa güzelliği verir. Şehri ikiye bölüyor gibi gözükse de, aslında bu çay Seydikemer’e bütünlük kazandırır.

Kendi adını verdiği Eşen Ovası’nı ve Seydikemer bölgesindeki arazilerin çoğunu sulayan Eşen Çayı’nda Saklıkent Kanyonu’ndan itibaren rafting yapılmaktadır.  Ayrıca kano gibi su sporları için elverişlidir.

Antalya-Muğla il sınırını oluşturan Eşen Çayı’nda seyahat acenteleri kano turu düzenliyorlar. Tur Kınık’ta köprü altında başlayıp, yaklaşık 15 km’lik mesafe kano ile geçilerek Patara kumsalında son buluyor. Bu tur sırasında yemek ve yüzme için mola veriliyor. 

Eşen çayı Köprülü Kanyon girişindeki azmaktan çıkıyor. Suyu çok temiz ve soğuk. Nehrin oldukça sakin akması nedeniyle herhangi bir tehlike bulunmuyor. Ama yine de yer yer küçük dökülmeler ve anaforlar var ve bunlar yolculuğa heyecan katıyor. 

Kano turu düzenleyen seyahat acentaları, tur öncesinde kano kullanımı ile ilgili bilgi veriyorlar. Sigorta yapılıyor ve can yelekleri dağıtılıyor. Sabah 11’de başlayıp 6,5 saat süren güzergâhın bir bölümünde çamur banyosu molası veriliyor. Kokusuz çamur havuzlarına balıklama atlayıp baştan ayağa çamura bulananlar fotoğraf çektirmeyi ihmal etmiyorlar. Çamurdan kurtulmak için tek yol Eşen çayının buz gibi sularına kendinizi bırakmak. 

Nehir çevresinin sürekli değişen manzarası ve üzerinde barındırdığı bitki örtüsü tura katılanları cezbediyor.

Özellikle Antalya ve Muğla’ya yurt içinden ve yurt dışından tatil yapmak için gelen turistlerin çoğu Eşen Çayı üzerinde rafting yapmak için Saklıkent’e gelmektedir.